2000'lerin trendi mükemmel bir ilişki yaşamak. Artık hiçbirimiz vasat bir beraberliği kabul etmek istemiyoruz. Kısacası çağımızın sloganı, "Ya hep, ya hiç". Bu da bizi sürekli ilişkimizi ve birlikte olduğumuz kişiyi sorgulamaya itiyor.

Bir ilişkinin ilk dönemlerindeki aşk sarhoşluğunu hangimiz yaşamadık? Kendimizi o muhteşem erkeğe öyle kaptırırız ki, olaya dışarıdan bakmak, objektif olmaya çalışmak aklımızın ucundan bile geçmez. Üstelik sanıldığının aksine bu kesinlikle yanlış bir tutum değil. Çünkü kendimizi kayıtsız şartsız karşımızdaki insana teslim ettiğimiz, onun dünyanın en muhteşem erkeği olduğuna inandığımız bu dönemin bambaşka bir tadı vardır. Ama bir süre sonra ilişkimiz rayına oturur ve biz ancak o zaman onu test etmeye başlarız. Kafamızın içine yüzlerce soru üşüşür ve bu soruların cevaplarını çaktırmadan almak için türlü numaralar çeviririz. Örneğin sevgilisinin hala kendisine aşık olup olmadığını öğrenmek isteyen bir kadının son yapması gereken şeyin, gidip bunu sormak olduğunu hepimiz biliriz. Çünkü karşısındaki erkek büyük bir ihtimalle "tabii ki onu hala çok sevdiğini" söyleyecektir, bu konuda şüpheleri olsa bile...

Onun aşkını test etmek için çok daha farklı ve orijinal yöntemler vardır. Kadınların en fazla kullandıkları yöntemler, beden diline yönelik olanlardır. Çünkü kadınlar beden dilinin verdiği sinyallere karşı erkeklerden çok daha duyarlıdırlar. Mesela bir kadın başını sevgilisinin omzuna yasladığında, sevgilisi her zaman elini yanağına koyuyorsa, bu hareketi bir gün yapmaması kadın için önemli bir işarettir. Bunun dışında dolambaçlı bazı sorular da ilişkileri test etmek için kullanılır. Bu testlerin amacı her şeyin yolunda gidip gitmediğini bilme isteğidir ve bu isteğin ortaya çıkmasını beklemek gerekmez.

Erkekler de kadınları test ederler çünkü onların da hala sevildiklerini ve ilişkilerinin yolunda olduğunu bilmeye ihtiyaçları vardır. Ancak erkekler arasında bu işi karşısındaki kadına sezdirmeden yapanların sayısı çok azdır, çünkü kadınlar üstün sezgileriyle bir sınavdan geçirildiklerini anlarlar. Sonuç olarak kimin tarafından olursa olsun ilişkinin ara ara sorgulanması çok sağlıklıdır. Çünkü iki kişinin arasındaki bağ sürekli değişimler geçirir, olumlu ya da olumsuz... Bunların ne gibi değişimler olduğunu tespit etmek ve karşı tarafın duygularının ne yönde geliştiğini bilmek erken davranmayı ve ilişkiyi olası tehlikelere karşı korumayı kolaylaştırır. Ancak unutmayın, sürekli böyle bir test havası içinde yaşamak ve devamlı kendinize ve ona sorular sormak ilişkinizin yıpranmasına ve bozulmasına da yol açabilir. Bu yüzden aşırıya kaçmayın ama ilişkinizi, kendinizi ve hayatı sorgulamaktan da vazgeçin.

İlişkinizi test etme yolları
- Sevişmek istediğinizde yorgun olduğunuzu söyleyip reddedin ve size olan tavrına dikkat edin.

- Eski erkek arkadaşınızla bir kahve içeceğinizi söyleyin. Burada vereceği en iyi tepki agresifleşmeden bundan hoşlanmadığını belli etmesidir.

- Arkadaşınızın yeni doğan bebeğinin ne şeker olduğundan ve bebek bakmanın zevklerinden bahsedin.

- Onun tanımadığı ve iyi görünüşlü bir kız arkadaşınızı ikna edip ona biraz yakınlaştırın ve ne tepki vereceğine bakın. Unutmayın, hayli tehlikeli bir test.

- Başka bir şehirde aldığınız harika iş teklifinden bahsedin. Bakalım sizinle gelmeyi düşünecek mi, yoksa sadece kutularınızı kamyona indirmeye yardım edebileceğini mi söyleyecek?