Yağmur Tanesi
 

Bir yağmur tanesi düşün;
Gökyüzünden nereye düşeceğini bilmeksizin kendini bırakan.
Kimsenin ulaşamadığı bir okyanusta kendini bulan.
Zamanla dalga olup özlemlerin de savrulan.
Sonra rüzgarların eşiğinde denizlere yol olan.
Apansız bir merak bir özlemle kıyıya hasret yaşayan.
Kıyıda ne beklediğini bilmeksizin onu yüreğinde yaşatan...
Bir yağmur tanesi düşün;
Okyanustan kıyıya uzanan,
Ona yaklaştığında martıların azabına uğrayan.
İçindeki değerleri teker teker kayıp olan...
Bir yağmur tanesi düşün;
Kıyısına ulaştığında apansızca geriye savrulan.
Sert bir çarpışmayla kendini binlerce parçada bulan...
Bir yağmur tanesi düşün;
Nedensizliklerin içinde özlemle aşkının hüsranına uğrayan.
Ve sonsuza dek tek dileği gökyüzüne ulaşmak olan.
Kayıpların içinde vazgeçilen değerlerde yok olan...
Bir yağmur tanesi düşün;
Tam kavuştum derken darma duman olan,
Çıkardığı güzel sesle herkese huzur verirken kendi canına ölüm olan,
Herkesin beğendi ancak kendisinde nefreti olan...
Bir yağmur tanesi düşün;
Sadece hayatında onsuzluğu yaşayan,
Seni sensizde severim diye kaçan,
Bir yağmur tanesi düşün...
Sadece bir yağmur tanesi...
Tıpkı sen gibi...
Tıpkı ben gibi...
Tıpkı diğerleri gibi...
Sadece bir yağmur tanesi...