10 Temmuz 2015, 22:05 | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: 07 Şubat 2015
Mesajlar: 6,001
| Hızlı Tren Hızlı Tren İstanbul - Ankara arasını 3 saatte alan hızlı tren sonunda gerçekleşmiş. İşadamının biri de Ankara'ya gidecek bir toplantı için. Yetişebilmek için atlamış hızlı trene. Fakat yolda Ankaradaki toplantı için hazırladığı evrakları İstanbulda unuttuğunu farkediyor. Kondüktöre gidiyor ve derdini anlatıp mutlaka inmesi gerektiğini söylüyor. Binbir yalvarmadan sonra Kondüktör adama trenin hızlı tren olduğunu hiçbir yerde durmadığını ama Arifiye'de biraz yavaşladığını söylüyor. Ve diyor ki : - Yalnız trenden atlar atlamaz hızla trenin gidiş yönünde koşman lazım yoksa parçalanırsın. Adamcağız çaresiz "Tamam" diyor. Arifiye'ye geldiklerinde de atlıyor başlıyor koşmaya. Bizim Temel'le Dursun da en arka vagonda seyahat ediyormuş. Camdan bir bakmış adamcağızın biri son hız koşuyor. "Vah adamcağıza. Yazık, herhalde treni kaçırdı yetişmeye çalışıyor" diyor ve adamı tuttuğu gibi tekrar vagona çekiyor. Mısır hükümeti kızıl denizin altına tüp geçit yapmak için ihale açar. İhaleye İngiltereden, Amerikadan, Japonyadan ve Türkiyeden de Temelin firması olmak üzere birer firma katilir. Firmaları teker teker mülakata çağırırlar ve teknik bilgi isterler. İngiliz firması: - Biz iki taraftan da eş zamanlı olarak tüneli kazmaya başlarız ve denizin altında tam ortada buluşuruz. Tüneller arasında maksimum 1 metre fark olur. 30 metrelik enindeki tünelde de 1 metreyi rahatlıkla düzeltiriz derler. Amerikan firması: - Bizde iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz maksimum 50cm fark olur derler. Japon firması: - Biz iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz. Maksimum 20cm fark olur derler. Sira bizim Temele gelir. Firması adına Temel: - Valla bizde iki taraftan kazmaya başlarız. Ortada buluştuk buluştuk, buluşamadık iki tüneliniz olur, der. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |