12 Temmuz 2015, 04:59 | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: 07 Şubat 2015
Mesajlar: 6,001
| Fidan Fidan Nasrettin Hoca bir gün evinin bahçesine birkaç fidan diker. Fakat diktiği fidanları akşam söker. Ertesi sabah aynı fidanları yeniden bahçeye diker. Fidanları akşam tekrar söker. Hoca’nın yaptıklarını gören komşuları dayanamayıp yanına gelirler. -Hocam, bakıyoruz; fidanları sabahları dikiyor, akşamları da söküyorsun. Bu nasıl iş, bir türlü akıl erdiremedik. -Ah, hiç sormayın komşular... Baksanıza ortalık hırsızlardan geçilmiyor. Ne olur ne olmaz, insanın malı hep gözünün önünde olmalı! Bir gün hava çok sıcakmış. Hoca boncuk boncuk terliyormuş. Derken sokakta oynayan çocukları görmüş. Biraz serinlemek ve çocukları seyretmek için bir ağacın altına oturmuş. Cebinden mendilini çıkararak terini silmiş. Kahkahalar atarak eğlenen çocukları izlemeye dalmış... Hoca, çocukları izlerken mahallenin en yaramaz çocuğu Ali, ağacın arkasından gizlice yaklaşmış ve Hoca’nın başındaki kavuğu kapmış. Hoca ne olduğunu anlayamadan Ali, kavuğu arkadaşlarına götürmüş. Çocuklar kavuğu birbirlerine atarak oynamaya başlamışlar. Hoca, kavuğunu geri almak için onlara doğru koşmuş. Çocuklar Hoca’nın geldiğini görünce dört bir yana dağılmışlar. Hoca, kavuğu elinde tutan çocuğa yaklaşınca, çocuk kavuğu diğer arkadaşına atıyormuş. Kavuk böylece sürekli el değiştiriyormuş. Hoca’nın oradan oraya koşturduğunu gören mahalleli, Hoca’ya yardım etmek istemiş ama hiçbiri çocukları yakalayamamış. Bu kovalamaca uzun süre devam etmiş. Hoca, nefes nefese kalmış, dizlerinin üstüne çökmüş. Bir süre dinlendikten sonra kavuksuz olarak eve dönmüş. Hanımı onu böyle görünce çok şaşırmış: -Bey, sen kavuğunu hiç başından çıkarmazdın. Hayrola, bir şey mi oldu? Kavuğun nerede, diye sormuş. Nasrettin Hoca gülümseyerek hanımına cevap vermiş: -Sorma hanım, benim kavuk çocukluğunu özlemiş, şimdi komşu çocukları ile sokakta oyun oynuyor. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |