Okuldaki basarisizlik depresyon habercisi

[eg24]

Çocuklarda görülen depresyon, yetiskinlere nazaran daha agir geçiyor. Yapilan arastirmalar çocuklardaki depresyonun en belirgin özelliginin suçluluk duygusu oldugunu belirtiyor. Bu nedenle ailelerin depresyon yasayan çocuklari suçlayici davranislarda bulunmamalari gerekiyor. Central Hospital’dan Uzman Psikolog Aycan Bulut, “Bir çocugun depresyona girmesinde ailenin etkisi büyüktür. Özellikle aile içi çatismalar, çocuk ve ergenlerde depresyon riskini arttiran en önemli etkenlerin basinda gelir” diyor.

Özgüven eksikligi çöküntü yaratiyor

Ailenin, çocugun depresyona girmesinde büyük etkisi vardir. Özellikle aile içi çatismalar, çocuk ve ergenlerde depresyon riskini arttiran etkenlerin basinda geliyor. Çözüm zorlastikça depresyon artiyor. Anne ya da babasi depresyonda olan çocuklar, digerlerine göre daha fazla risk altinda. Okul basarisizligi da, depresyonu etkiliyor. Genellikle okulda basari yakalayamayan çocuk, çöküntü yasayarak depresyona giriyor. Günümüzde kendine güveni az olan, kendini begenmeyip basarisiz bulan çocuklarin da depresyona yakalanma oranlari yüksek. Psikiyatride benlik saygisinin düsüklügü olarak tanimlanan bu durum, çocugun depresyona yatkinligini arttiriyor. Çocugun yasamini olumsuz etkileyen her türlü olay birer risk etmenidir. Bosanma, ölüm, hastalik, agir ekonomik sikintilar gibi.

Anneden ayri kalan bebek depresyona girer

Çocuklar bebeklikten itibaren her yasta depresyona girebilir. Okul öncesi dönemde ilgisizlik, uykusuzluk ve kilo kaybi belirgindir. Bebeklik depresyonu ise farklidir. Özellikle anneden ayri kalma sonrasi ortaya çikan huzursuzluk, aglamayi takiben beslenme bozuklugu, mide bagirsak sisteminde sorunlar ve son olarak içe kapanmaya varan bir sorun seklinde ortaya çikiyor. Bu durumda bebek çevre ile iliskiyi tamamen keser. Durusu, bakisi dikkat çekicidir. Anne kisa sürede geri dönerse, bebek düzelir. Yoksa kalici olur. Bebekken yetistirme yurtlarina birakilan çocuklarda depresyona sik rastlanir.

Okul çagindaki depresyon, mutlaka gözlemlenmeli

Okul çagindaki çocuklarda depresyon belirtileri farklidir. Aile, çocugunu iyi bir sekilde gözlemledigi takdirde çocugun azalan sosyal aktivitesi, huzursuz davranislari ve benzer belirtileri çocugun depresyonda oldugunu gösterir. Depresyondaki çocuklarin kimisi ailesiyle iletisim halinde olur, üzüntü hissini, kendine zarar verme düsüncelerini, uyku bozukluklarini onlara anlatir. Kimi çocuklar ise hiçbir sekilde iletisim kurmaz, içine kapanir.

Ergenlikte uyusturucu ve alkol kullanimi, depresyona eslik eder

Ergenlik dönemindeki depresyon baslangici eriskin depresyonuna benzer. Bu dönemde uyusturucu ve alkol kullanimi siklikla depresyona eslik eder. Eriskin depresyonu için gerekli bazi tani ölçütleri, çocuklar için de geçerlidir. Depresyonda olan kisinin dis görünümü degisim gösterir. Disaridan mutsuz, bakimsiz, durgun, tedirgin hali dikkat çeker. Kisinin sosyal iliskileri bozulur, konusmalari yavaslar. Hatta agir durumlarda hiç konusmazlar. Sik aglama, özellikle sabahlari yogun olan kaygi, isteksizlik, zevk alamama, yakinlarina ilgisinde azalma ve bazen de çabuk öfkelenme durumu görülür. Unutkanliktan yakinma çok siktir ve unutkanlik, insanlari en çok rahatsiz eden bulgudur. Geçmise pismanlik duyma ve gelecege umutsuz bakma, depresyonu isaret eder. Bu kisiler kendilerini suçlamaya egilimli, kendine güveni ve saygisi azdir. Tüm bu duygular "ölsem de kurtulsam" i yani intihari getirebilir. Bu belirtilere istahsizlik ve uyku azalmasi eslik eder. Bazen de istahta ve uyku isteginde asiri artma olabilir.

Çocuklar da intihar etmeyi düsünebilir

Eriskinlerdeki depresif duygu durumu, içe kapanma, konusmama gibi belirtiler görülürken, çocuklarda ise kolay kizma, bagirma seklinde kendini gösterir. Eriskinlerde görülen asiri istah açilmasi çocuklarda da olabilir. Ancak eriskinlerde izlenen bulgulardan asiri kilo kaybi yerine çocuklukta, gelisim dönemine göre beklenen kilo artisinin olmayisi tani için yeterlidir, çocuklarda kilo kaybetmesi kosulu aranmaz. Küçük çocuklarda üzgün yüz ifadesi, halüsinasyonlar, içine kapanma ve somatik belirtiler yani bedensel yakinmalar daha sik görülür. Depresyonda yasla degismeyen en önemli bulgular konsantrasyon bulgulari, uykusuzluk ve intihar düsünceleridir. Her ne kadar intihar riski yasla birlikte artsa da çok küçük çocuklarda bile olabilen bir risktir.