08 Mart 2015, 14:11 | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: 01 Şubat 2015
Mesajlar: 6,382
| GeÇmeyen agri depresyon nedeni
Agri, doktora basvurunun en sik nedenlerinden biri. Adeta bir alarm görevi olan akut agri, kisiyi hasardan ve hastaliktan haberdar eder, tibbi yardim almaya zorlayarak iyilesme sürecine katkida bulunur, hatta erken teshis saglar. Organizmada hiçbir görevi olmayan kronik agri ise organik bir lezyon olsun veya olmasin doku-sinir biyolojisini degistirmekte, fiziksel ve duygusal bozukluga neden olarak ve is yapabilirligi engelleyerek yasam kalitesini düsürmekte, yasam kalitesini düsürmektedir. Kronik agrinin tedavisi hekimi de zorlamakta ve özellikle organize olmayan tedavi çabalari hastane kullanimini artirarak sosyo- ekonomik yük getirmektedir. Kronik agrilarin, fiziksel ve duygusal bozukluga neden olup kisinin yasam kalitesini düsürmesinin diger boyutunu da Liv Hospital Algoloji Uzmani Doç. Dr. Kader Keskinbora söyle açikliyor: “Uzun süreli kronik agrilar, hem yasli hem de genç hastalari kisir döngü içinde depresyona sokabilir. Hem depresyon agriya hem de agri depresyona yol açabilmektedir. Bu nedenle herhangi bir yerinizde 2 aydan uzun süren kronik agriniz varsa depresyon kisir döngüsü içine girmemek için bir agri uzmani tarafindan degerlendirilmeniz önemlidir”. Herkes Bel ve Bas Agrisindan Sikayetçi! Agri kliniklerine basvuran hastalarin yüzde 40’i kanser agrisindan, yüzde 60’i ise kronik kanser disi agridan yakinmaktadirlar. Kronik kanser disi agridan yakinanlarin büyük bir çogunlugu ise bel agrisi ve bas agrisidir. Bel agrilarinin en sik nedenleri arasinda bel fitigi ve kireçlenme gelmektedir. Bel fitigi nedeniyle belden baslayan ve bacaga vuran agri sikayeti olan hastalar beyin cerrahi tarafindan degerlendirildiginde eger bel cerrahisi önerilmiyorsa agri uzmaninina yönlendirilirler. Bel fitigina bagli sikisan sinir üzerine uyguladigimiz radyofrekans akim tedavisi ile hastalar en az 2 yil boyunca agrisiz kalarak günlük yasam kalitelerini arttirabilmektedirler. Migren Pili’yle Bas Agrilarina Elveda Bas agrilari ise gerilim tipinden migren agrisina kadar genis yelpazede yer alir. Çesitli agri kesici ilaç tedavilerinden girisimsel agri tedavisi denilen igne tedavilerine kadar hastalar bas agrilarindan kurtulabilmektedir. Toplumda çok sik karsilasilan migren tedavisinde ise yeni bir tedavi yöntemi olan “agri pili” uygulamasi FDA onayi alarak basagrisi tedavi kilavuzlarina girmistir. Basin ense kisminda migren agrisinda sorumlu sinir üzerine bir elektrod yerlestirilir ve bu elektrodun ucu yine cilt altina yerlestirilen pil yani jeneratöre baglanir. Türkiye’ de de uygulamaya basladigimiz bu tedavi yöntemi ile hastalar yasamlari boyunca bu pille bas agrilarini kendi kontrollerinde azaltabilmektedir. Stres Varsa Agri Siddetleniyor Kronik agri yani uzun süreli inatçi agri, herhangi bir hastaliga bagli olsun veya olmasin, fiziksel ve duygusal bozukluga neden olarak yasam kalitesini düsürmekte, is yapabilirligi engelleyerek fonksiyonu bozmaktadir. Bu nedenle hem yasli hem de genç agrili hastada bu inatçi agrinin yarattigi kisir döngü ile depresyon görülebilmektedir. Ayrica hassas yapili ve strese maruz kisilerde de vücudun agriyi azaltan sistemi de zayifladigindan bu hastalar hafif agri yakinmasini daha siddetli hissedilebilmektedirler. Duygusal açidan kendimizi iyi hissettigimizde bas agrimiz oldugunda adeta geçistirmeye çalisirken, gergin ve üzüntülü oldugumuzda ise ayni bas agrisinin dayanilmaz hissedilmesi bu durumu açiklayan iyi bir örnektir. Yani hem depresyon agriya hem de agri depresyona yol açabilmektedir. Kronik inatçi agrilar nedensiz olabilir mi? Ilk medeniyetlerde bir büyü, bela, seytan, kötü ruh olarak yorumlanan kronik agrinin neden ve nasil olustugu, sinir fizyolojisindeki son 20-30 yildaki ilerlemelerle gizemi biraz olsun aralanmasina ragmen günümüze degin halen tam anlamiyla anlasilmis degildir. Sadece kronik agrinin olusmasi degil, agri hassasiyeti, agriya yatkinlik, etkili oldugunu bildigimiz bazi tedavilerin etki mekanizmalari ve tedavilere verilen cevabin herkeste farkli olmasi gibi temel katogorilerde de anlayamadiklarimiz bulunmaktadir. Bu belirsizlik bugün için artik biraz olsun çözülerek “genetik yatkinligin” kronik agrida önemli pay sahibi oldugu bilinmektedir. Ayrica duyu sistemindeki patolojik degisimlerin bagisiklik sistemi tarafindan düzenlendigi ve bu iki sistem arasinda karsilikli etkilesmenin oldugu bilinmektedir. Agri olusumunda genetik yatkinlik ve bagisiklik sistemi gibi sifreler çözülmesine ragmen, agrili kisinin beyninde ne olup bittigi hakkinda bilgimiz sinirlidir. Son yillarda agri alaninda yapilan tüm çalismalar agri olusumunda beynin rolü üzerine yogunlasmistir. Çivili tahtanin üzerinde yürüyebilen Hintli insanlarin agrilarini beyinleri ile kontrol ettigi gerçegini de akilda tutmak gerekecektir. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |