Bosanma karari çocuga nasil açiklanmali?

[eg24]

Günümüzde birçok anne ve baba bosanmaya karar verdikten sonra bu durumu çocuguna nasil açiklayacagini bilemediginden yanlis sonuçlara yol açabiliyor. INDA Çözüm Odakli Danismanlik ve Egitim Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Özden Sevil, bosanmaya karar veren ebeveynlerin bu süreçte çocuklariyla ilgili nelere dikkat etmeleri gerektigi konusunda öneriler verdi.

Bosanmaya karar veren çiftler, bu kararlarini çocuklarina nasil açiklamali? Bu süreçte nasil hareket etmeli, hangi davranislarina dikkat etmeliler? INDA Çözüm Odakli Danismanlik ve Egitim Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Özden Sevil, anne ve babalara bu konuda tavsiyelerde bulundu.

“Ortak bir dil kullanilmali ve dürüst olunmali”

Çiftlerin bosanmaya karar verdikten sonra bunu çocuga birlikte anlatmalari gerektigini söyleyen INDA Çözüm Odakli Danismanlik ve Egitim Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Özden Sevil; “Eger ayri ayri konusarak açiklamalari gerekiyorsa da ortak bir dil kullanmali ve en önemlisi dürüst olmalilar. Dürüst olmak için bosanmanin bütün detaylarini çocuga anlatmak gerekmez. Özellikle küçük yaslardaki çocuklara bosanmayi anlatirken, onlarin anlamlandirabileceginden daha detayli bilgiler vermek kafalarinin karismasina sebep olur. Anne ve baba birlikte “Artik eskisi kadar iyi anlasamiyoruz” seklinde bir açiklama yapabilir.” dedi.

“Anne ve babalar bosanma kararlarini açikladiklarinda, çocuk bu durumun onun hayatinda nasil bir degisiklige yol açacagini bilmek ister.” diyen Sevil; “Belirsizlik, çocuklarda kaygi, korku ve endise uyandirir. Anne babalar, onun hayatinda nelerin ayni kalacagini, nelerde nasil bir degisiklik olacagini somut örneklerle çocuga açiklamalidir.” diye konustu.

“Çocuk araciligiyla diger ebeveyne mesaj iletilmemeli”

Özden Sevil, anne ve babalarin çocuklarina yapacaklari açiklamayla ilgili olarak su önerileri ekledi: “Birbirlerini suçlamadan açiklama yapmali ve çocugu taraf tutmak durumunda birakmamalidirlar. Anne ya da baba karsi tarafi suçladiginda ya da “annen/baban beni artik sevmiyor”, “annen/baban ayrilmak istedi” gibi açiklamalar yaptiklarinda çocuklar ister istemez bir tarafi tutmak zorunda kalirlar ve her çocuk için bu agir bir yüktür. Ayrilik sonrasi görüsmelerde anne ve baba çocugu arada laf tasiyan bir konuma düsürmemeli, çocuk araciligi ile diger ebeveyne mesaj iletmemelidirler.”

“Velayetle ilgili kararlara çocuklar dahil edilmemeli”

Bosanmanin çocuk açisindan en önemli sonuçlarindan biri de kuskusuz velayet konusu. Velayetle ilgili karar sürecinde çocuga, kimde kalmak istedigi gibi bir soru sorulmamasi gerektigini söyleyen INDA Çözüm Odakli Danismanlik ve Egitim Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Özden Sevil; “Bu kararin sorumlulugu anne ve baba olarak yetiskinlere aittir. Hiçbir çocuk anne ya da babasi arasinda bir tercih yapmaya zorlanmamalidir. Okul öncesi ya da ilkokul dönemindeki çocuklara onlarin anlamlandirabilecegi sekilde açiklama yapilmalidir. Örnegin; “Okula gittigin günlerde annenin/babanin yaninda kalacaksin. Okulun tatil oldugu günlerde benim yanimda kalacaksin” gibi. Ergenlik dönemindeki çocuklar, velayetin ne demek oldugunu merak edebilir ve sorular sorabilirler. Anne-babalar bunun yasal öncelikle ilgili oldugunu, anne ve babalik olarak bir degisiklik anlamina gelmedigini ve yetiskin olarak, bu konuyla ilgilendiklerini söyleyebilirler.” dedi.

Özden Sevil velayet konusu ile ilgili olarak su bilgileri verdi: “Velayetin anne ya da babada olmasi halinde, diger ebeveynle çocugun görüsmesi düzenli araliklarla ilerlemelidir. Eger belirlenen günde çocugu görmeye gelemeyecekse anne/baba bunu önceden haber vermelidir. Anne ya da baba sehir disindaysa ya da uzakta yasiyorsa internetten görüntülü konusma, telefon gibi araçlarla iletisim devam ettirilmelidir. Eger anne ya da babanin yeni bir iliskisi söz konusuysa, çocuga anne/babanin birlikte oldugu partneri ile ilgili sorular sorulmamali, çocuk arada birakilmamalidir.”

“Çocugun her iki evde de rutin bir düzeni olmali”

Çocugun saglikli gelisimi için hem annesi hem de babasi ile olan iliskisini sürdürmesinin önemli oldugunu söyleyen Sevil; “Çocugun, ebeveynlerden biri tarafindan ihmali, istismari gibi bir durum yoksa, ikisi ile düzenli görüsmeye devam etmelidir. Çocugun her iki evde de rutin bir düzeni olmalidir. Eger çocuk babasi ile sadece hafta sonlari görüsüyorsa, iki gün sadece eglenceli aktivitelere ayrilmamali, hafta içi uygulanan düzenin devami seklinde olmalidir. Aksi durumlarda, anne çocugun ödevlerine yardimci olmak, okulla isbirligi kurmak, fiziksel bakimini saglamak gibi sorumluluklari üstlenirken, baba sadece hafta sonu eglencelerini, tatilleri üstlenmis olabiliyor. Anne-babalar, çocukla ilgili konularda bir araya gelip ortak kararlar alabildiklerinde, çocuk bosanma sonrasi sürece daha kolay uyum saglayabilir.” dedi.

“Çiftler diger aile üyelerinin çocukla iletisimini yakindan gözlemlemeli”

“Çiftler ayrilmaya karar verdikten sonraki süreç anne, baba ve çocuklardan daha fazlasini kapsayabiliyor. Özellikle bizim kültürümüzde çiftlerin kendi aileleri de sürece dahil olabiliyorlar. Çocuklar anne babalarindan olmasa da diger akrabalardan anne ya da babayi suçlayici açiklamalar duyabiliyorlar.” diyen Özden Sevil; bu nedenle çiftlerin diger aile üyelerinin çocukla iletisimini yakindan gözlemlemesi ve gerektiginde müdahale etmesi gerektigini söyledi. Ya da süreci yönetebilecek, “onlar senin annen ve baban ve hep öyle olacaklar ve seni hep çok sevecekler” dilini koruyabilecek akrabalardan da destek isteyebileceklerini belirtti.

“Çiftler kendileri ve çocuklari için destek mekanizmalarini devreye sokabilirler”

Bosanma sürecinin çiftler için de zorlayici bir süreç oldugunu ve anne ve/veya baba için bu süreci yönetmenin kolay olmayabilecegini söyleyen INDA Çözüm Odakli Danismanlik ve Egitim Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Özden Sevil; “Bu durumda kendileri bir uzmandan destek alabilirler. Okulla isbirligi yapmak, çocugun arkadaslariyla vakit geçirmesini saglamak, çocukla olumlu iletisimi olan aile üyelerini devreye sokmak da önemli koruyucu faktörlerdir.” dedi.