Özellikle hafta sonu tatilini geçirmek üzere kafileler halinde Mardin'e akın eden yerli turistler, ildeki tarihi ve kültürel mekânları geziyor. Birçok medeniyete beşiklik eden tarihi şehre otobüslerle gezi düzenleyen seyahat acenteleri, Adana, Mersin, Antalya, Ankara ve İstanbul gibi illerden günde ortalama 15 otobüs dolusu yerli turisti Mardin'e getirirken, uçak seferlerinin her gün yapıldığı Mardin Havaalanı'nda yolcu kalabalığı göze çarpıyor. Mardin'deki bütün butik otellerde doluluk oranının yüzde 80'lere çıktığı belirtilirken, Temmuz ayına kadar bütün rezervasyonların dolduğu açıklandı.

Kenti 2013 yılında 1 milyon yakın yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği belirten Vali Dr. Ahmet Cengiz,, Mardin'i ziyaret etmeye gelen turist sayısının ilkbahar ve sonbahar aylarında büyük bir artış gösterdiğini 2014 yılının ilk üç ayında bu sayı 100' bini bulduğunu kaydetti.

Her gün bin 500 ile 2 bin arasında turistin ili ziyaret ettiğini açıklayan Vali Cengiz, turizmin Mardin için büyük bir potansiyel olduğuna dikkat çekerek, "Turizm, ekonomiye katkısının yanında insanlar arasında din, dil, ve ırk ayırımı gözetmeksizin barış, dostluk ve kardeşlik duygularını pekiştiren, ulusal ve uluslararası düzeyde kazandığı büyük boyutlarla yatırımları ve iş hacmini geliştiren, gelir oluşturan, döviz sağlayan, istihdam açan sosyal kültürel hayatı etkileyen ve bu yönüyle dünya barışına da hizmet eden bir sektör. Mardin, GAP bölgesinde yer alması, inanç ve kültür turizmi bakımından zengin olması ve ayrıca sit alanı kapsamına alınması nedeniyle turizm açısından büyük bir öneme sahiptir." dedi.

Tarihi kenti revizyondan geçirdiklerini ifade eden Vali Cengiz, turizmin daha da gelişmesiyle çok kısa bir zamanda büyük bir değişim yaşanacak. Kültürel yapısı ve mimari dokusu ile gondolları ile meşhur İtalya'nın Venedik ve Kudüs'den sonra dünyanın üçüncü sit alanı içinde yer alıyor. Geçmişte işsizlik yüzünden çalışmak için batıya giden gençler, artık kendi memleketlerine dönerek, burada çalışmaya başladı. Artık Mardin kabuğuna sığmıyor.”

Mardin tarihi dokusu ile sadece turizmin değil yerli ve yabancı sinema yönetmenlerin film platosu haline geldiğini anlatan Vali Cengiz, şöyle konuştu: "Mardin’e gelen turistler yüzyıllardır ayrı din ve ırklara mensup olan, ayrı dilleri konuşan Müslüman, Hıristiyan, Yezidi, Süryani, Ermeni, Türk, Kürt ve Araplar'ın birlikte yaşadığı ve kendi ibadet, örf, adet ve geleneklerini bir hoşgörü ortamında yerine getirdiği Mardin'de bulunmaktan büyük keyif alıyor. Önümüzdeki 5 yıl içinde 10 bin yatak ve 5 milyon turist hedefliyoruz. Bunları gerçekleştirdiğimiz takdirde Mardin'de işsizlik sorununu çözeriz.”

İlkbaharla birlikte yoğunluğun başladığını söyleyen Artuklu Kervansarayı sahibi Sebahattin Evrensel de, "Özellikle hafta sonları turistler Mardin'i tercih ediyor. Umarım, bu yoğunluk devam eder. Gelen misafirlerin güzel bir tatil geçirmesi için çeşitli aktiviteler düzenliyoruz. Şu anda otellerde doluluk oranı yüksek durumdadır. Temmuz ayının sonuna kadar otellerimizde doluluk oranı yüzde 80’lere ulaşmış durumdadır. Şehre gelen yerli ve yabancı turistleri Mardin misafirperverliğiyle, gelenek ve görenekler çerçevesinde ağırlıyoruz.” şeklinde konuştu.


Tarihi, mimari ve kültürel dokusuyla yerli ve yabancı turistlerin gözde mekanı haline gelen Mardin'e gelen turistler, Ulu Camii, Deyrul-Zafaran Manastırı, Kırklar Kilisesi, Peygamberimiz'in ayak izinin içinde bulunduğu Sitti Radviye Medresesi, Şehidiye Camii, Kasimiye ve Zinciriye medreseleri ile tarihi çarşıları gezerek gümüş işlemeciliği, Mardin leblebisi ve bakır ve cam üzerine işlenen şahmaran motifine ilgi gösterirken, tarihi kente turla gelen turistler ise tarihi kentle birlikte Midyat ilçesi ve Batman'ın antik kenti Hasankeyf'i de gezmeyi tercih ediyor. Bu arada, son yıllarda tarihi kentte ardı ardına çekilen film, belgesel, klip ve dizilerle birlikte, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından dünya kültür mirasına aday gösterilen 7 bin yıllık tarihe sahip Mardin'e gösterilen ilgi, esnafı da sevindiriyor.