04 Eylül 2015, 21:43 | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: 07 Şubat 2015
Mesajlar: 6,001
| Yabancı Değilsin Yabancı Değilsin Kayserilinin biri hemşehrisi olan pastırmacının dükkanına gider: -Bu akşam misafirim gelecek, iyi yerinden biraz pastırma ver. -Misafirin gelecekse pastırmadan vazgeç, sana hindi sucuğu vereyim. -Hem lezzetli hem daha ucuz. -Neden? -Pastırma accuk karışık. Sen beni dinle., hindi sucuğu al. -Hindi sucuğuna bir şey karıştırmadın inşallah. -Sen yabancı değilsin. Doğrusunu söylemek gerek. Biraz eşek eti var. -Ne kadar? -Çok değil. Bir hindiye, bir eşek... Yeşilhisar’ın yaşlılarından Hediye Hala şu an rahmetlidir. Halanın yaşlı bir ineği varmış. Ağzında dişi kalmamış, sütten kesilmiş yaşlı hayvanı satmak istermiş. Kendisinin okur-yazarlığı olmadığından hesaba aklı ermez. Ürgüp eşrafından ineğe talip çıkar. Hala derler: -Sende inek varmış, almak istiyoruz bakalım. -Yavrum buyurun inek burada bakın. Gelen müşteri ineğe bakar, ağzını yoklar, altına bakar, üstüne bakar. Hediye halaya bu ineğin yaşı kaç diye sorarlar. Hediye hala der ki: -Ne bileyim yavrum, gadasını aldıklarım. Tahdaşı Ali’nin hanımı gelin olduğunda doğduydu. Adamlar bakar: - Hala biz ne bilelim Ali Emmiyi, hanımın yaşı kaç. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |