Baba olmaya hazir misiniz?

[eg24]

Baba, hem anne hem de dünyaya gelen bebek için en anlamli destek. Peki, bu yeni süreç bir erkegin yasamdaki durusuna hangi görevleri ve anlamlari ekler? Tüm bu sorulari Anadolu Saglik Merkezi Psikolojik Danismani Necmiye Dogruer, yanitliyor.

Dünyaya gelisinin ilk zamanlarinda anneyle bir bütün halinde olan bebek, babanin direk varligini hissedemeyebiliyor. Ancak baba, bebek üzerinde, annenin üstünden bir iliski ve güçlü bir etkiye sahip. Babanin destegini alabilen, baba tarafindan sakin ve dingin tutulabilen anne, bebegine ve bebeginin dünyaya gelisiyle kendi yasaminda olusan degisimlere karsi daha toleransli olabiliyor.

Bu önemli süreci basariyla yürütmeleri için babalara önerilerde bulunan Anadolu Saglik Merkezi’nden Psikolojik Danisman Necmiye Dogruer, öncelikle dogum sonrasi depresyonuna deginiyor.

Dogum sonrasi depresyonunun, etkileri farkli olsa da sik karsilasilabilen bir durum oldugunu belirten Psikolojik Danisman Necmiye Dogruer, sadece anne degil, tüm aile üzerinde büyük etkisi olan bu durumun bazen iliskilerde zorlayici bir hale gelebildigini ifade ediyor. Necmiye Dogruer, dogum sonrasi depresyonun yarattigi etkiyle, anne ve baba rolüne alismaya çalisan çiftin arasinda ayrilik olusabildigini vurguluyor. “Bu süreçte erkegin de zorlandigini unutmamakla birlikte kadinin zorlandigi kosullarin daha sarsici oldugu bir gerçektir” diyen Dogruer, esi tarafindan verilen duygusal destek ve kollayici, kapsayici durusun, kadinin annelik serüvenindeki bu zorlu etabi kolaylikla asmasinda en büyük destek oldugunun altini çiziyor.

“Babanin destekleyici tavri hem anne için hem de bebek için oldukça kiymetlidir” diyen Dogruer, “Esiyle sakinlesen ve duygusal olarak kollanan anne, dogum sonrasi depresyonunu daha kolay atlatabilir, bebek için daha duyarli ve tamamlayici bir anne olur. Bu anlamda babanin varligi daha da anlam kazanir” diyor.

Babayi disarida birakmamak gerekir

Necmiye Dogruer, “Hamilelik süreci ve ardindan gelen dogum, bebek ve annenin birlikte paylastiklari bir dönemdir. Bu süreçte, hatta dogum sonrasi süreçlerde babalarin varligini, desteginin önemini disarida birakmamak gerekir” uyarisinda bulunuyor. Olusan üçgeni iyi tanimak ve hassas dengeleri kollamanin hem kadinin hem de erkegin isi oldugunu belirten Dogruer, ancak gerek dogum ve gerekse dogumun ardindan bebegin bakiminda en büyük yükün kadina ait oldugunu, erkege de hem es hem de baba olarak daha destekleyici bir pozisyon alma görevi kaldigini ifade ediyor.

Baba olmak erkegi güçlendirir

Babaligin, erkegin yasamindaki kisisel kiymeti azalmadigini aksine artirdigini, erkegin durusuna yeni anlamlar ekledigini belirten Dogruer, bebegin babasi ve kadinin esi olma göreviyle, erkegin daha da büyüyüp, güçlendiginin altini çiziyor.

Babalara;

• Esinizle birlikte yasama getirdiginiz bebeginizle zaman geçirmekten kaçinmayin.

• Yasamdaki yeni rolü olan annelige alismaya çalisan esinizin duygu durumunu yakindan takip edin.

• Anne olarak esinizin, baba olarak sizin yasadiginiz duygusal karmasalarin dogal oldugunu bilmekte fayda var.

• Sizin baba olarak duydugunuz kaygilarin dogal oldugunu bilin ve duygularinizdaki degisimleri korkmadan yasayin. Dogal seyrinde yasanabilen duygular zorlu durumlarla daha rahat bas etmenizi saglar.

• Es olma rolünüzü babalik rolünüzün önünde tutun.

• Ara sira yeni olusan üçgenin disina çikin ve esinizle vakit geçirin.

• Anne olarak dogum sonrasi her türlü etkiyle farkli bir duygulanim hattina geçen esinizin sizden bir parça daha destege ihtiyaci oldugunu göz ardi etmeyin.

• Ilk basta oldukça zorlayici kosullar yasansa da yasamda oldukça güçlü ve kiymetli bir degisim yasadiginizi bilin.

• Bas edemediginiz düzeyde bir durum yasaniyorsa esinizle birlikte destek almaktan çekinmeyin.

Bir annenin, hem kendisi hem de bebegi için destek alabilecegi en kiymetli kisinin esi oldugunu belirten Dogruer, “yari ebeveyn olan baba, hem dünyaya gelen bebegi hem de esi için en anlamli kaynaktir” diyor.