"tükenmislik sendromu" hakkinda hekim görüsü

[eg24]

"tükenmislik sendromu" ruhsal bir bozukluk degildir ancak bazi kisilik yapilarinda daha kolay ortaya çikabilir. Siklikla depresyonla karistirilma riski vardir. Belirtilerdeki benzerlik dikkat çekicidir kisinin depresif duygulanimi da mevcuttur ancak tükenmislik sendromunda depresyondan farkli olarak, kisi "bu durumu yasadigi ortamdan uzaklasip farkli bir ortama geçtiginde" duygulanimi degisebilir , sikintiya düsen yasamsal fonksiyonlari normale dönebilir.

Insan ruhu ve bedeninin yalan söylemedigi durumlardan biri olarak karsimiza çikan bu sendrom, "insanoglu dogasina uygun yasamayi" reddedip , çok büyük idealler ve hedeflerle temel insani ihtiyaçlari arasinda sikisip kaldiginda en çok kendini gösterir.

Tükenmislik, genel anlamda bir insanin is yasaminda ihtiyaci olan doyuma sahip olamamasi nedeniyle tüm yasamina yayilabilen bir yasam enerjisinde tükenme hâli olarak tanimlanabilir .

Tüm yasam enerjisini is hayatindan karsilayan, baska alanlarda beslenmeyi göz ardi eden, sosyal yasami güçlü olmayan, asiri hirsli ve basari odakli kisilerde daha siklikla görülebilir. Kisinin is yasaminda , çalistigi kuruma verdikleri ve aldiklarinin birbiriyle dengeli olmadigi durumlarda, bir süre sonra karsisina bu tükenmislige varabilecek zorluklar çikabilir. Örnegin büyük fedakarliklarda ve uzun mesailerle çalisan bir kisi, bunun karsiliginda çalistigi kurumdan maddi-manevi bir takdir alamadiginda, bir süre sonra tükenmislik yasama ihtimali belirtir.

Tükenmislik sendromundan uzak kalabilmek için, öncelikle yasama bakisin güçlü ve yasamdan keyif almanin öncelikli oldugu bir bakis açisi gerekir. Ruhsal ihtiyaçlari karsilamayi ihmal etmemek, yasamla kavga halinde olmamak, sosyal iliskileri canli tutmak, çevremizdeki kisilerden destek almayi ihmal etmemek bu noktada önemlidir.

Agirlikli olarak is yasaminda sözü edilse de yasamin tüm düzlemlerinde kendisini gösterebilir.