KeyifVakti.NET

KeyifVakti.NET (http://keyifvakti.net/index.php)
-   Sağlık Forum , Sağlık Forumları (http://keyifvakti.net/forumdisplay.php?f=36)
-   -   Meme kanserinden korkma, geÇ kalmaktan kork (http://keyifvakti.net/showthread.php?t=9438)

eg24 10 Mart 2015 14:45

Meme kanserinden korkma, geÇ kalmaktan kork
 
Meme kanseri kadinlarin korkulu rüyasi. Çünkü her 8 kadindan biri hayatinin belirli bir zamaninda meme kanserine yakalaniyor. Erken tani ve evrelendirmenin dogru yapilmasi ise hayat kurtariyor. Memede saptanan süpheli lezyonlarin degerlendirilmesinde ve dogru evrelendirilmesinde çok sik kullanilan USG, mammografi ve MR gibi anatomik görüntüleme yöntemleri çesitli durumlarda yetersiz kalabiliyor. Pozitron Emisyon Mammografi (PEM) veya meme PET son yillarda gelistirilmis olan teknoloji ile memedeki çok küçük boyutlardaki lezyonlar henüz anatomik olarak görüntülenebilecek düzeye gelmeden gösterilebiliyor. Meme PET’in 1.6 mm’ye kadar küçük boyuttaki lezyonlari gösterebildigini söyleyen Liv Hospital Nükleer Tip Merkezi’nden Uzm. Dr. Nurhan Ergül “PEM diger görüntüleme yöntemlerine kiyasla daha yüksek duyarlilikta bulgular sunuyor. Ayrica metal implanti olan veya klostrofobik hastalarda, obez veya kifozlu hastalarda MR, mamografi gibi diger görüntülemelerin yapilamadigi durumlarda da PEM rahatlikla yapilabiliyor” diyor.

Meme PET nedir ve hangi hastalarda kullanilir?

Meme kanseri tüm dünyada kadinlarda en sik rastlanan kanser türüdür. Meme kanserinin erken tanisi ve evrelendirmenin dogru yapilmasi hastaligin seyrini ve sag kalimi belirleyen çok önemli faktörlerdir. Memede saptanan süpheli lezyonlarin degerlendirilmesinde ve ayrica tespit edilmis olan malign hastaligin dogru evrelendirilmesinde çok sik kullanilan USG, mammografi ve MR gibi anatomik görüntüleme yöntemleri çesitli durumlarda yetersiz kalabilir. Pozitron Emisyon Mammografi (PEM) veya meme PET olarak adlandirilan ve son yillarda gelistirilmis olan teknoloji ile memedeki çok küçük boyutlardaki lezyonlar henüz anatomik olarak görüntülenebilecek düzeye gelmeden gösterilebilir. PEM, aslinda uzun yillardir onkolojide çesitli tümörlerin tani, evreleme ve takibinde çok sik kullanilan PET (Pozitron Emisyon Tomografi) tetkiki ile ayni prensipte çalisan ancak PET’ten çok daha yüksek rezolüsyonlu çekim yapabilen ve 1.6 mm kadar küçük boyuttaki lezyonlari gösterebilen bir tetkiktir. Dünyada çok az sayida merkezde ve Avrupa'da yalnizca iki ülkede bulunan Meme PET Liv Hospital Ulus bünyesinde Nükleer Tip bölümüne bulunuyor.

Özellikle hangi hasta gruplarinda faydali oluyor?

Meme kanseri tanisi almis olan bir hasta operasyon öncesinde doktoru tarafindan PEM için yönlendirilebilir. PEM ile memede diger görüntüleme yöntemleriyle tespit edilemeyen lezyonlar varsa bunlar yüksek duyarlilikla tespit edilerek hastaligin memedeki yayilimi kesin ve net bir sekilde ortaya konabilir. Böylece operasyon yapilacak alanin büyüklügü daha dogru bir sekilde degerlendirilerek sonrasinda yeniden operasyon geçirme riski ortadan kaldirilabilir. Ayrica operasyon düsünülmeyen ve diger tedavi yöntemlerinin uygulanacagi hastalarda tedavi öncesi ve sonrasi yapilacak PEM çekimleri ile hastaligin tedaviye yaniti çok net bir sekilde degerlendirilebilir. PEM’in diger bir kullanim alani da meme kanseri nedeniyle tedavi görmüs ve takip edilen hastalarda hastaligin nüks edip etmediginin kontrolüdür. Bu hastalarda diger görüntüleme yöntemlerine kiyasla daha yüksek duyarlilikta bulgular sunar. Ayrica metal implanti olan veya klostrofobik hastalarda, obez veya kifozlu hastalarda MR, mamografi gibi diger görüntülemelerin yapilamadigi durumlarda da PEM rahatlikla yapilabilir.

PEM çekimi nasil yapilir?

Tipki PET çekimlerinde oldugu gibi PEM’de de hastalara seker ile ayni yapida ve düsük dozda radyoaktivite ile isaretlenmis bir madde olan F-18 Fluorodeoksiglukoz (FDG) adindaki madde damardan enjeksiyon yoluyla verilir. Hastalarin bu enjeksiyon öncesinde en az 6-8 saat kadar aç olmasi gerekir. Hastanin kan seker düzeyi ölçülür ve kan sekeri 200 mg/dl’nin üzerinde ise enjeksiyon yapilmaz. Sekerinin düsmesi saglandiktan sonra madde verilir. Radyoaktif madde enjekte edildikten sonra 60-90 dakika kadar vücuda yayilmasi beklenir. Bu süre içerisinde hasta gözlem odasinda tek basina istirahat eder. Bekleme süresi sonunda hasta çekime alinir. Çekim sirasinda hasta bir sandalyeye oturur ve tipki mamografi çekiminde oldugu gibi hastanin her iki gögsü ayri ayri iki dedektörün arasina yerlestirilerek yaklasik 10’ar dakikalik olan çekimler yapilir. Bu çekimlerde hastanin gögsü mamografide oldugu gibi sikistirilmaz, yalnizca hareketsiz hale getirilir, bu yüzden mamografiye göre daha konforlu bir çekim yapilir.

Meme PET ile nasil görüntüler elde edilir ve bunlar nasil yorumlanir?

Tümör hücrelerinde seker normal hücrelere göre daha fazla tutuluyor. Bu yüzden Meme PET çekiminde kullandigimiz sekerle ayni yapida olan FDG adindaki maddenin her iki memedeki tutulum ve dagilimi çekim sonrasi bilgisayarda kullandigimiz program araciligiyla degerlendirilir. Olusan tomografik kesitsel görüntüler uzman nükleer tip hekimi tarafindan yorumlanir. FDG’nin normal meme dokusuna göre fazla tutuldugu odaklar tutulum derecesine göre benign veya malign olarak rapor edilir.

Meme PET’te kullanilan radyoaktif maddenin hastalara herhangi bir zarari veya yan etkisi var midir?

Meme PET’te kullanilan radyoaktif seker yarilanma ömrü oldukça kisadir ve vücuttan atilimi hizlidir. Vücutta 24 saat içerisinde ölçülemeyecek kadar düsük düzeye iner. Ayrica kullanilan maddenin hastaya verdigi radyasyon dozu sikça kullanilan bilgisayarli tomografi tetkiki ile ayni dozdadir. Hastalara herhangi bir yan etki veya alerjik reaksiyon olusturma riski çok çok düsüktür.


Tüm Zamanlar GMT +4 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 15:59.

Powered by vBulletin® Version 3.8.9
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51