Obez kadinlar daha Çok tercih ediyor
 

Kapali devre ‘rahim alma’ ameliyatinin 4 nedeni

Birçok kadin hala rahim alma ameliyati olarak adlandirilan operasyonu agri, büyük bir yara izi ve uzun iyilesme süresi nedeniyle erteliyor. Özellikle de obezite sorun olan kadinlar, büyük izlerden, uzun süre yataga bagli kalmaktan kaçiniyor ve bu ameliyatlari tercih ediyor. Artik Türkiye’de de rahmin alinmasi ihtiyaci olan hastalar için “Total Laparoskopik Histerektomi” olarak adlandirilan ‘kapali rahim alma ameliyati’ gerçeklestiriliyor. Acibadem Ankara Hastanesi’nden Kadin Hastaliklari ve Dogum Uzmani Doç. Dr. Rana Karayalçin, “Yeni gelisen kapali rahim alma ameliyatlarinda göbek deligindeki küçük kesiden giriyoruz. Buradan karina yerlestirdigimiz laparoskop adi verilen optik alet ile karin içi organlari görerek, ince cerrahi aletler yardimi ile yumurtaliklar ve rahmi çikarabiliyoruz” diyor.

Bu tekniklerin gelistirilmesinin baslica 4 amaci oldugunu vurgulayan Doç. Dr. Rana Karayalçin, bunlari söyle siraliyor:

- Hastanin iyilesme sürecini kisaltmak.

- Cerrahi sirasinda olabilecek sorunlari azaltmak.

- Agriyi azaltmak.

- Yara izini en aza indirmek.

Doç. Dr. Rana Karayalçin, kapali rahim alma ameliyatlarini seçen hastalarin daha hizla evlerine dönebildiklerini, klasik cerrahide tam iyilesme süresinin yaklasik iki ayi bulabildigini belirtiyor.

Kapali rahim alma ameliyatlari hakkinda merak edilen konulara açiklik getiren Doç. Dr. Rana Karayalçin, bu konuda sik sorulan sorulari söyle yanitliyor:

Kapali rahim alma ameliyatinin avantajlari nelerdir?

Kapali rahim alma ameliyatlari cerrahinin süresini, hastanede kalis süresini azaltiyor. Bu ameliyatlar özellikle de operasyona bagli agri ve komplikasyonlari azaltarak kadin sagliginda büyük ilerleme sagliyor. Kapali rahim alma ameliyatlarinda hasta ayni gün evine dönebiliyor. Birçok hastada operasyon bir saat kadar sürüyor ve kan kaybi çok az oluyor. Ameliyat sonrasi agri çok az hissedildigi için geleneksel cerrahide kullanilan agri kesicilere gerek kalmiyor. Bu operasyonlarin hasta üzerinde önemli faydalarindan birisi kozmetik sonuçlardaki farkliliktir. Klasik cerrahide 10-12 cm’lik genel olarak yatay yapilan büyük bir kesinin iyilesmesi sonrasinda kalici operasyon iziyle sonuçlaniyor. Ancak laparoskopik cerrahide göbek deligi içinde ameliyat sonrasi fark edilemeyen bir cm’lik kesi ve genellikle kasiklarda iki adet çok küçük kesi ile operasyon tamamlaniyor. Karinda kalici yara izi olusmuyor. Ameliyat sonrasi hastanin hizli fiziksel iyilesmesinin yaninda duygusal destek de saglaniyor.

Bu ameliyatlarin ülkemizde yapilma sikligi nedir?

Türkiye'de en sik yapilan jinekolojik operasyon rahim alma ameliyatidir ve bu ameliyatlarin yalniz yüzde 1-2'si kapali yöntemlerle yapiliyor. Genel cerrahide en sik yapilan ameliyatlarin arasinda safra kesesi operasyonlari geliyor. Geçmiste safra kesesinin kapali yöntemle alinmasi amaciyla yapilan operasyonlar, üç yil gibi kisa bir sürede pratige yerlesti ve üç yilda bu ameliyatlarin yüzde 90’i kapali yöntemle yapilir oldu. Kadin dogum alanina baktigimizda ise, kapali devre rahim alma ameliyatlarinin henüz yüzde 1-2’lerde kaldigini görüyoruz.

Kapali rahim alma ameliyatlarina her hasta uygun mudur?

Ciddi kalp–damar sistemi ve akciger hastaligi olmayan hastalarda ileri yasta olsalar dahi kapali rahim alma ameliyati güvenle yapilabilir. Açik cerrahiye ihtiyaç duyulan hasta orani çok düsüktür. Kapali rahim alma ameliyati özellikle obez hastalarda enfeksiyon riskini azaltiyor. Birçok obez hasta açik cerrahi ile birlikte olan büyük kesinin yaratacagi problemler nedeniyle cerrahi kararini erteliyor. Bu hastalarda kapali rahim alma ameliyati çok önemli bir alternatiftir. Ayni seansta idrar kaçirma operasyonlari da kapali olarak yapilabiliyor.