Laktoz intoleransindan düzenli süt içerek korunun
 

Uzmanlar, sütteki sekerine sekere hassasiyetin önüne geçilebilmesi için süt tüketilmesini öneriyor

Uzmanlar, çocukluk döneminden itibaren düzensiz süt tüketiminin sütteki sekere hassasiyet olarak tanimlanan laktoz intoleransina yol açabilecegini belirterek, süt tüketimine azar azar baslanmasiyla bu sorunun giderilecegine dikkat çekiyor. Halk tarafindan süt alerjisi ile karistirilan laktoz intoleransi süt alerjisinin aksine düzenli süt tüketimi ile ortadan kalkiyor.

Laktoz intoleransi, sütte bulunan laktoz sekerinin vücutta parçalanamamasi sonucunda olusuyor. Süt ve süt ürünleri tüketiminden sonra karin agrisi, ishal, gaz, mide eksimesi, kusma, midede siskinlik ve kramp ile ortaya çikiyor; ancak, düzenli süt tüketimi ile giderilebiliyor.

Dünyada yapilan çalismalarda ortalama her bes kisiden birinde laktoz intoleransina rastlandigini kaydeden Erciyes Üniversitesi Saglik Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Baskani Prof. Dr. Neriman Inanç, Türkiye genelinde laktoz intoleransi oranini gösteren genis çapli bir arastirma bulunmadigini belirtti. Laktoz intoleransi vakalarinin en büyük sebebinin düzenli süt tüketilmemesi oldugunu kaydeden Inanç, söyle konustu:

“Çocukluk döneminde süt tüketiminin düzenli olmamasi halinde vücudun ürettigi laktaz enzimi azalir. Ayrica, uzun süre süt tüketmemis kisilerde sütün içerdigi laktozun sindirimini saglayan enzimler salgilanma yetenegini kaybetmeye baslamaktadir. Tekrar süt tüketimine baslandiginda kisiler süt sindirimini kolaylastiran enzimlerin eksikligi nedeniyle laktoz intoleransi bulgulariyla karsilasabilmektedir. Türkiye’de maalesef yeterince süt tüketilmedigi için bu sorunla sikça karsilasilabilmektedir”

Bu durumu önlemek için düzenli süt tüketimi önerilmektedir. Özellikle laktoz intoleransi rastlanan çocuklarda süt tüketimi kesinlikle birakilmamali aksine her gün düzenli olarak artan oranlarda tüketilmelidir.

Süt alerjisi ile laktoz intolarensi farki nedir?

Süt alerjisi ile laktoz intoleransinin siklikla birbirine karistirildigini da ifade eden Prof. Dr. Inanç, “Gida alerjisi, vücutta bagisiklik sisteminde bazi reaksiyonlara neden olan ve çesitli testlerle gözlemlenen ve teshis edilen bir reaksiyondur. Gida alerjisi durumlarinda, birçok kisiye etkisi bulunmayan gidalar bazi bulgulara neden olur. Bunlar; gidanin yenmesinden ardindan bir - iki dakika ile 2 saat sonrasina kadar ortaya çikabilir: Bulanti, kusma, karin agrisi, gaz, karinda siskinlik, döküntü, dil ve damakta sisme, bogazda kasinti, yanma gözlenebilir” diye konustu.

Gida alerjilerinin basinda süt alerjisinin yer aldigini belirten Prof. Dr. Neriman Inanç, sunlari söyledi: “Süt sekerinin vücutta emilememesi nedeniyle olusan laktoz intoleransi ile süt proteini alerjisi siklikla birbirine karistirilmaktadir. Süt alerjisiyle agirlikli olarak bebeklik çaginda karsilasiliyoruz. Süt alerjisi genellikle 0 - 1 yas araligindaki bebeklerde karsimiza çikiyor ve bu dönemden sonra rahatsizlik kendiliginden geçiyor. Laktoz intoleransi ise enzimin tembellesmesidir ve düzenli süt tüketimiyle giderilebilmektedir. Ancak Bu sebeple, laktoz intoleransi rastlanan çocuklarda süt tüketimi kesinlikle birakilmamali aksine her gün düzenli olarak artan tüketilmelidir”.