12 Mart 2015, 14:07 | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: 01 Şubat 2015
Mesajlar: 6,382
| Kanser tedavisi gÖrmek anne olmaya engel degil
Kanser tedavisinde uygulanan kemoterapi ve radyoterapi, üreme fonksiyonlarinin kaybina neden olabiliyor. Ancak tüp bebekteki ileri teknoloji uygulamalari ile kanserli kadinlarin da bebek sahibi olabilmesi hayal degil. Memorial Atasehir Hastanesi Tüp Bebek Merkezi Direktörü Doç. Dr. Cem Demirel, kanser tedavisine bagli olarak menopoza giren kadinlarda gebe kalabilme sansinin devam edebilecegini belirtiyor. Üretkenligi korumak önemli Bebek sahibi olunabilecek dönemde pek çok kadin kansere yakalanmaktadir. Çogu tedaviden sonra hastaligindan kurtulabilmektedir; ancak kemoterapi ve radyoterapi üreme hücreleri ile yumurtaliklarda “toksik” etki yaparak üretkenligin kaybedilmesine sebep olabilir. Özellikle genç yasta kansere yakalanan kadinlarin, tedaviden önce tüp bebek merkezleri tarafindan uygulanan yöntemlerle üretkenliklerini korumalari saglanmaktadir. Tüp bebekteki özel uygulamalar sayesinde ileride yumurtalik fonksiyonlari kaybedildigi zaman çocuk sahibi olma sansi sürdürülebilmektedir. Bu nedenle kanser teshisi konulan genç yastaki kadinlarin bu yönden bilgilendirilmeleri ve üreme konusunda uzman doktorlara yönlendirilmeleri gerekmektedir. Üreme çagindaki kadinlar en çok meme kanserine yakalaniyor Ileri yas hastaligi olarak bilinen meme kanseri vakalarinin yüzde 15’i, 40 yasindan önce gerçeklesir. Tedavi sürecinde, cerrahi müdahale yapilirken ya sadece tümör çikarilmaktadir ya da gerekliyse meme tamamen alinmaktadir. Ardindan genellikle alti hafta içinde kemoterapiye baslanmasi gerekmektedir. Genç yasta görülen kemoterapinin kadinin yumurtalarini ortadan kaldirma orani daha azdir. Ancak yas 35-38’lere yaklasikça bu oran artmaktadir. Kemoterapiye bagli olarak, yüzde 15-70 arasinda hastada adetten kesilme, yumurtaliklarin tükenmesi, yumurtalik fonksiyonunun kaybi olusmaktadir. Ameliyattan sonraki 6 hafta içinde yumurtaliklar ilaçlarla çogaltilmaktadir. Kadin evli ise yumurtalari esinin spermiyle laboratuvarda döllenerek, embriyo haline getirilmekte ve dondurulup saklanmaktadir. Evli degilse yumurtalar toplanip dondurulmaktadir. Bu islemler en sik görülen meme kanserine ait örneklerdir. Kadinlarda ikinci sirada görülen lösemi ve lenfoma gibi kanserlerde de uygulanabilmektedir. Bu kanser türlerinin teshisinden sonra kemoterapiye kadar olan süreçte kadinin üreme fonksiyonunun korunmasi için benzer önlemler alinabilmektedir. Yumurtalar ve embriyolar dondurulabiliyor Kemoterapiden sonra kadin, bir kür kemoterapi görse bile yumurtaliklari ciddi bir sekilde etkilenebilmektedir. Menopoza girmese, adetten kesilmese bile üreme potansiyeli ciddi bir sekilde bozulabilmektedir. Bu yüzden tedavinin kemoterapiden sonra yapilmasi mümkün olmamaktadir. Kemoterapinin dozu ne kadar fazlaysa, kadinin yasi ne kadar ileriyse ve uygulama sayisi ne kadar artarsa, kadinin yumurtalik kaybetme riski o kadar fazla olur. Eskiden birçok hastanin bu durumu dikkate alinmadan kanser tedavisi uygulandigi için hastalar üretkenliklerini kaybediyorlardi; ama günümüzde artik kanser hastalarinin tedavi sürecinde, üreme fonksiyonlarinin da korunmasi bir öncelik halini almistir. Çocuk sahibi olabilmek pek çok kadin için büyük önem tasidigi için kanser tedavilerinde en çok sorulan soru “kemoterapiden sonra üretkenligimi kaybedecek miyim?” olmaktadir. Günümüzde yeni tedavi yöntemleri ile kadinlarin üretkenlikleri korunarak, yumurtalari ve embriyolari dondurulmakta; bu sayede bebek sahibi olmalari saglanmaktadir. |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |