Tekil Mesaj gösterimi
Alt 23 Mart 2015, 21:39   #1
eg24
Senior Member
 
Üyelik tarihi: 01 Şubat 2015
Mesajlar: 6,382
Standart Yunuslar doktor degildir, yunus terapisi Çocuklar iÇin tehlikeli bir yalan

Türkiye'de sayilari 10'a ulasan “yunus terapi merkezleri”, Saglik Bakanligi, bilim insanlari ve doktorlar tarafindan onaylanmiyor.

Kas'taki iki yunusun Bodrum'daki yunus parkina apar topar tasinmasiyla birlikte tesis sahipleri yeniden kamuoyuna karsi “yunus terapisi” kozunu kullanmaya basladi. Ruhsatsiz ve izinsiz bir sekilde müsteri kabul ettigi için 28 Mayis'ta Kas Belediyesi tarafindan mühürlenen Kas Yunus Parki'nin isletmecileri, yunuslarin engelli ve otizmli çocuklarin tedavisi için kullanilacagini, ancak sivil toplum kuruluslarinin buna izin vermedigini söylemisti.

Peki uzmanlar, tek bir seansi en az 2 bin 500 – 3 bin Avro olan bu tür terapi uygulamalari hakkinda ne düsünüyor? Yunuslarla doktorculuk oynanabilir mi?

SAGLIK BAKANLIGI'NIN “RISKLI” BULDUGU UYGULAMA

Yunuslara Özgürlük Platformu'nun “Bilimsel Veriler” sayfasinda paylastigi Saglik Bakanligi'nin bilgi edinme sonucu elde edilen resmi yanitina göre, yunus terapisi adi verilen uygulamanin “bilimselliginin kanitlanmadigi ve FDA tarafindan talep edilen emniyet ve islerligine dair kesin kanitlar bulunmayan bir yöntem oldugu” belirtiliyor. Ayni zamanda “bu tür tedavilerin 'bilinmeyen risk' içerdigi, yan etkilerinin bilinmedigi, sonuç olarak, adi geçen tedavi yöntemine izin verilmemesinin uygun olacagi” belirtilerek konunun Bakanlik tarafindan degerlendirilecegi bildiriliyor. Benzer bir sekilde Saglik Bakanligi'nin uygulamaya koydugu “Yüzme Havuzlarinin Tabi Olacagi Saglik Esaslari ve Sartlari Hakkindaki Yönetmelik”in 8. maddesinin (ç) bendinde, “Yüzme havuzunda hayvanlarin insanlarla birlikte bulunmalarina hiçbir sekilde izin verilmez” ibaresi var.

Prof. Dr. Gönül Kircaali Iftar uyariyor

Anadolu Üniversitesi Engelliler Arastirma Enstitüsü Kurucusu Prof. Dr. Gönül Kircaali Iftar ise, “yunuslarla etkilesim terapisi” (DAT) adi verilen bu uygulamalarin dünya çapinda konunun uzmanlarinca tedavi yöntemi olarak önerilmedigini ve bilim insanlarinin hiçbir suretle yunus terapisini desteklemedigini belirtiyor:

“Örnegin, Humphries (2003) tarafindan derlenen alti arastirmada dahi, önemli yöntemsel sinirliliklar oldugu bildirilmis; dolayisiyla, bu arastirmalarda gösterilen sonuçlarin bilimsel olarak geçerli kabul edilemeyecegi yorumunda bulunulmustur. Daha sonra yürütülen diger çalismalar da, yunuslarla etkilesimin herhangi bir terapötik yarari olmadigi yönündedir. Öte yandan, 'terapi' adi altinda yürütülen bu etkinliklerin, çocuklar açisindan enfeksiyon ve kaza riski tasidigi da bilinmektedir. Tüm bu bilgiler ve degerlendirmeler isiginda, tutsak edilen yunuslar üzerinden para kazanma girisimlerinin bilim çevreleri tarafindan savunulmasinin mümkün olmadigi açiktir."

"KAZA, ÖLÜM VE HASTALIK RISKIYLE KARSI KARSIYAYIZ"

Kas Saglik Grubu Baskani Dr. Munise Ozan, yunuslarla yüzme ve terapi seanslarinda ayni havuzda veya deniz alaninda yüzen çocuklarin ve bireylerin ciddi saglik, kaza ve ölüm riskleriyle karsi karsiya oldugunu belirtiyor. Saglik Bakanligi'nin en yakin zamanda harekete geçerek yasal düzenlemeler yoluyla bu ticareti engellemesi gerektigini savunan Ozan, söyle devam ediyor:

"Oceanic Preservation Society'nin arsiv ve raporlardan derledigi arastirma sonuçlarina göre, dünya çapindaki yunus gösteri ve terapi merkezlerinde, 1970'lerden günümüze kadar 70'in üzerinde kaza gerçeklesmis. Bu kazalardan en az 15'i ya yunuslarin veya balinalarin, ya da insanlarin ölümüyle sonuçlanmis. Bu çok ciddi bir oran. Üstelik bu sayilar, yalnizca basina yansiyan veya rapor edilenler. Gizlenen kazalar ve ölümler de çok fazla.”

Kaza ve ölüm riskine ek olarak, bu canlilarla gösteri veya terapi amaçli olarak ayni ortamda yüzen bireyler için, deniz memelilerinin diskisi ve sudaki diger tüm bakterilerin ciddi enfeksiyon ve saglik riskleri tasidigini, insandan hayvana, hayvandan insana geçebilecek türlü zoonotik hastaliklara zemin olusturdugunu belirtiyor:

“Bu hastaliklar, enfeksiyonlar arasinda; kuduz, salmonella, tüberküloz, brusella, psittakoz, gierdia, toksoplazma, mycobacterium marinum bulunmaktadir. Ayrica egzema, viral ve bakteriyel deri iltihabi, yanma, kizariklik, sislik, vb gibi vakalar anketler ve bilimsel çalismalar yoluyla gözlenmistir. Saglik Bakanligi'nin bu gerçekleri ve riskleri göz önünde bulundurarak bu tür faaliyetleri acilen yasaklamasi ve gerekli yasal önlemleri almasi gerekmektedir. Uzman hekimler olarak bu tür ticari uygulamalarin insan hayatini riske atmasini kabul edemeyiz."
eg24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla