Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09 Şubat 2015, 19:57   #2
buse
Senior Member
 
Üyelik tarihi: 06 Şubat 2015
Mesajlar: 7,475
Standart

Kadınların aldatması gerilimli bir süreçtir
Kadın aldattığı zaman, duygularıyla toplumun baskısı arasında yaşanan sürtüşme ve çatışma oldukça gerilimli bir süreçtir. Bu nedenle kadının aldatması daha zor, daha derinlikli, daha heyecanlı, daha edebi ve daha zengin bir malzemedir. Kadınlar aldattığında çok daha dikkatli davranırlar. Her ayrıntıyı düşünürler. Çünkü kadınlar için günü birlik bir ilişkiden çok, uzun süreli ve duygusal bağları kuvvetli bir ilişki yani aşk yaşamak çok daha önemlidir. Kadınlar seks yoluyla bulaşan hastalıklar konusunda çok duyarlıdırlar.

Kadın aldatmayla birlikte sevgi, aşk, romantizm, heyecan ve sürpriz arar. Kadın bir yasak ilişki yaşadığında yüzünde bir parıltı belirir ve her bakımdan çok çekici olur. Suçluluk duygusuyla kadın eşine karşı daha sevecen davranır. Kadın parfümünü değiştirir, saçıyla ve makyajıyla daha fazla ilgilenir, evde özensizdir, dışarı çıkarken daha farklıdır.

Erkekler neden aldatır?
Çocukluktan gelen iç çatışmaları olan erkeğin aldatma olasılığının çok daha yüksektir. Aslında erkeklerin aldatmak için çok önemli bir nedene de ihtiyaçları yoktur. Maksat heyecan olsun, skor olsun! Çünkü çok sayıda kadınla ilişkiye girmek arkadaş çevresinde bir takdir göstergesi olarak algılanmaktadır. Hatta artı puan toplamak uğruna bu konuda gerçek dışı hikayeler anlatan erkeklerin sayısı az da değildir. Ayrıca erkekler birlikte çalıştıkları güzel, anlayışlı, uyumlu ve başarılı kadınlara da sık sık aşık olurlar. Son olarak evli ve çocuklu olan erkekler kendilerinden yaşça küçük genç kadınlarla birlikte olarak hala güçlü bir erkek olduklarını kendilerine ve çevrelerine kanıtlamaya çalışırlar. Kısaca erkeklere göre aldatmanın nedenleri şunlardır;

Her erkek yapar, heyecan olsun diye, arkadaşlarımı etkilemek için, başka bir kadına âşık oldum, sarhoş olduğum için, eşimle sorunlarımız var, ortam öyle gerektirdi, olaylar öyle geliştiği için, karım benimle ilgilenmiyor, O'na acıdığım için, istediğimi elde edebileceğimi kendime kanıtlamak istiyordum vb.

Kadınlar neden aldatır?
Mutsuz olan kadının aldatma olasılığının çok yüksek.Kadının eğitiminin artması ve iş yaşamında daha aktif rol alması, aldatma konusunda erkek egemenliğinin kırılmasına yol açmıştır. Kadınlar, kişilik yapısına göre aldatma konusunda farklı tutumlar göstermektedir. Bir grup kadın duracağı yeri bilirken, bir grup kadın ise belirli bir çizgide ilişkisini devam ettirebilir. Bu, tamamen ilişkinin gidişatı ve kadının ruh durumu ile bağlantılıdır. Kadın aşıksa ve aldatılmak çok avam ve aşağılayıcı şekilde gerçekleşmemiş ise çok daha az vicdan azabı duyar. Kısaca kadınlara göre aldatmanın nedenleri şunlardır;

Mutsuzum, çok zekiydi, tatmin olamıyorum, bir filmdeki erotizminden etkilendim, aşık oldum, beni çok ihmal etti, yeniden bir erkeğe ihtiyaç duyduğum için, yakınlık ve şefkat özlemi çektiğim için, kendimi yalnız ve terk edilmiş hissettiğim için, aylardır seks yapmadığım için, O'nu kendime daha fazla bağlayabilmek için, baştan çıkarmanın zevkinden, çok uğraştı, peşinde koşulan nüfuzlu biri olduğu için, istediğimi elde edebileceğimi kendime kanıtlamak istiyordum, O'na aşık olduğum ve benimle ciddi olduğu için, kıskanç kocam beni hep kendisini aldatmakla suçladığı için bu kez gerçekten yaptım, sonsuz parası olduğu için, sesi çok seksi olduğu için, kendimi tümüyle teslim etmek istediğimden, beni sekse zorladığı için, kariyer yapmamda bana yardımcı olsun diye vb.


Duygusal aldatma daha tehlikeli
Aldatma konusunda daha önce yapılan bilimsel çalışmalara bakıldığında duygusal aldatma ve cinsel aldatma ayrımı yapıldığının görüldüğünü ifade eden CİNSEL Tıp Derneği Başkanı Dr.A.Cem Keçe; "Var olan bir ilişki varken bir başka partnerle cinsel ilişkiye girmek cinsel aldatma, duygusal bir yakınlık yaşamak veya bir başkasına aşık olmak ise duygusal aldatma olarak değerlendirilir. Erkekler daha çok cinsel aldatmayı tercih ederken kadınlar ise daha çok duygusal aldatmadan yanadır. Ayrıca duygusal aldatma cinsel aldatmaya göre daha zor bir durumdur ve içinden çıkılmaz bir hal almasına yol açabilir ve asıl aldatma budur" dedi.

Aslında kendimizi aldatıyoruz
Sorunlu ilişkiler nedeniyle ikinci bir ilişki yaşama isteğinin başlangıçta aldatma olarak algılanmaması gerekir. Aldatma var olan ilişkiyi bırakmayıp ona takviye ilişki kurmakla başlar. Çağdaş insanın kendi kendini aldatması ve aldanması da burada başlar. Burada yasak ilişki, var olan ilişkiye yardım eden ilişkidir ve iki ilişki bir zaman sonra ortak bir ilişki haline gelir. Bu durumda aldatan kendisini de aldatır aslında. İlişki içindeyken var olan problemleri aldatma ile bastırmaya ve çözümsüzlüğe bırakmak her tarafı da aldatılan haline getirir. Sonuçta aldatılan kişi; bazen utanç, bazen öfke bazen de intikam ve aşağılanma duygusuna kapılsa bile zamanla, kimliğini kaybedebilir, özel bir insan olduğuna dair inancı azalabilir, en önemlisi de temel değerlerin kaybına bağlı olarak kendine olan saygısını yitirebilir.

Ayrıca dünyanın güvenilmez bir yer olduğunu düşünmeye başlayabilirler. Tehlikeli olan da budur. Çünkü kendilerini en çok seven insanlar bunu yaparsa, bu dünyada kime ve nasıl güvenebileceklerini şaşırmaları da doğaldır.

Zihinsel aldatma daha fazla
Zihinsel olarak yaşanan aldatmaların sayısının eyleme geçmiş aldatmalardan daha fazla yaşandığına dikkat çeken CİNSEL Tıp Derneği Başkanı Dr. A. Cem KEÇE "Zihinsel aldatma zararsız gözüken fakat insanları ömür boyu takip eden bir durumdur. Şu veya bu sebeple ilişkisini yürütmek zorunda olup da aklında bir başkası olan çiftlerin sayısı her geçen gün artıyor. Mesela sevdiği başka bir kişi varken bir başkasıyla evlenmiş, ama hala bir önceki sevgilisini düşünenler, medyada boy gösteren kadınlara veya erkeklere hayran olanlar, cinsel açlığını gidermek için bir başka partnerin fantezisini kuranlar, birlikte yaşlandığı eşine değil de genç kızlara veya erkeklere ilgi duyanlar. Bu örnekleri kolayca çoğaltabiliriz" dedi.

Evlilik veya eş terapisi
Aldatılan veya aldatıldığını düşünen kadınların sorunu görmemezlikten gelmeyip partneriyle paylaşması ve konuşması gerekir. Aldatıldığını düşünenler, "benimle eskisi gibi ilgilenmiyorsun, ilişkimizde sorunlar var, başka birisi olabileceğini hissediyorum, böyle bir sorun var mı?" şeklinde partneriyle konuşmalıdır. Eğer partner başka birisi olduğunu itiraf ederse; aldatılanda öfke, yas süreci, üzüntü, sıkıntı, uykusuzluk, onur ve gurur yaralanması, tedirginlik, özgüven sarsılması ve depresyon dönemi başlayacaktır. Bu dönem kişiden kişiye değişmekle birlikte bir kaç ay sürebilir. Bu dönemde bir evlilik veya eş terapistine başvurulmasını gerekir. Çünkü kurulu bir düzeni yıkmak zordur ve aldatılan kişinin partneriyle bir araya gelerek sadece karşı taraftan değil kendisinden de kaynaklanabilen sorunları çözmek için adım atması uygun olacaktır. Ayrıca kültürel şartlanmada bunu gerektirir. Unutulmaması gerekir ki aldatılma ve sonrasında yaşanan sorunlar çözülebilen bir durumdur.
buse isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla