Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11 Şubat 2015, 21:51   #1
buse
Senior Member
 
Üyelik tarihi: 06 Şubat 2015
Mesajlar: 7,475
Standart Kadın Aşık Olursa...





Her şeyi göze alabilir; ölümü bile! Tarihte örnekleri çok. Ama en bilinenlerinden biri Mata Hari... Bu ay size işte bu kadını anlatmak istiyorum.

15 Ekim 1917’de Paris Vincennes Kalesi’nde bir kadın kurşuna dizilir. Ertesi gün gazete manşetlerinde, “Casus Mata Hari, itiraf ettiği suçların bedeli ödedi” diye yazacaktır. Gerçek adı Margaretha Geertruida olan, Hollandalı efsane kadın, genç yaşında kötü bir evlilik yapar. 27’sine geldiğinde eşinden ayrılıp, hayatına yeni bir yön vermek için harekete geçer. O zaman 5 yaşında olan kızını terk ederek, kendisini bekleyen kadere doğru gitmek için demir alır.

HIRSI VE GÜZELLİĞİYLE YOKTAN VAR OLUR
Güzelliğine olan güveni ve hırsı sayesinde Paris’te ün yapmaya kararlıdır. Dans etmeye başlar. Kıvrak ve şehvet dolu kendine has dansıyla kısa zamanda dikkat çeker. Önemli gösterilerde dansözlük yapma teklifleri birbiri ardına gelmeye başlar. Para ve şöhret yıldırım gibi yaşamının ortasına düşmüştür. Kendine, Malay dilinde ‘şafağın gözbebeği’, ‘günün gözü’ ya da kısaca güneş anlamına gelen ‘Mata Hari’ takma ismini seçer. Kazandığı kadar harcayan bu kadının namı, tüm dünyada duyulmaya başlamıştır. İstanbul da dahil olmak üzere, pek çok ülkenin başkentinde dans gösterileri yapar. Avrupa’nın her yerinde, ordu mensupları, diplomat, siyasetçi ve banker gibi değişik mesleklerden pek çok sevgili edinir.


DANSÇILIKTAN CASUSLUĞA…
1913 yılında Monte Carlo’da gerçekleşen bir gösterisi başarısızlıkla sonuçlanınca, sözleşmesi feshedilir. İşte bu olay, efsanenin çöküşünü başlatan ilk olaydır. Sonraki bir yıl boyunca Hollanda ve Paris’e giderek, şansını döndürmek istese de başarılı olamaz. Son olarak Almanya’ya gider ve burada kendine bir iş ayarlar. Gösteriler başlamak üzereyken, 3 Ağustos 1914’te savaş ilan edilir. Böylece Mata Hari sanat hayatına veda etmek zorunda kalır. Sonra Hollanda ve Paris’e gitmek için girişimlerde bulunur. Fransa’ya gitmek için pasaport başvurusunun sonucunu beklediği günlerden birinde, kapısı çalınır. Gelen Amsterdam Konsolosu Bay Kremmer’dir. Fransa’ya gittiğinde kendileri için bilgi toplamayı kabul ederse, karşılığında 20 bin Frank kazanabileceğini söyler. Teklifi kabul eden Mata Hari, önce Alman istihbaratı tarafından eğitime alınır, ardından staj dönemi geçirir. Sonra da Paris’te yeni hayatına başlar.

Efsanevi dansçı Mata Hari, güzelliğine olan güveni ve hırsı sayesinde kısa sürede şöhret basamaklarını tırmanır. Ta ki, gerçek aşk ile karşılaşana dek... Ama bu aşk onun hayatına mal olacaktır.

AŞK GÖZÜNÜ KÖR EDİNCE ACI SON YAKLAŞIR
Birkaç hafta sonra kendinden 10 yaş küçük bir Rus subayına aşık olur. Bu yakışıklının adı, Vadim de Maslov’dur. Mata Hari gözünden yaralanmış ve dinlenmekte olan askeri, birliğine dönmeden önce görmek ister. Ancak askeri bölgeye girmesi yasaktır. Bunun için özel izin gereklidir. Yabancılarla ilgilenen askeri büroya müracaat eder. Kendisini Fransız karşı-casusluk servisinin lideri olan yüzbaşı karşılar. Daha ilk karşılaşmalarında yüzbaşı kendisine Fransa için casusluk yapmayı önerir. Fransa, büyük aşkı Vadim’in ülkesinin de müttefikidir. Bu yüzden teklife olumlu cevap verir. Kalbi, aklının ve mantığının önüne geçen Mata Hari, büyük bir tuzağın içine düştüğünün farkında değildir. Yapacağı casusluğa karşılık 1 milyon Frank talep eder. Getireceği bilgilerin değerli olması durumunda bu parayı alacağı taahhüt edilir. Mata Hari, bu parayı kazanmak için yola çıkar. Bundan sonra bir dizi hata yapacaktır. 1917’de birçok bilgi topladığı inancıyla Paris’e dönen Mata Hari, kazanacağı para ile sevdiği erkeğe koşacak ve düşlediği aşkı yaşayacaktır. Fakat işler düşündüğü gibi olmaz. Getirdiği bilgiler asılsız çıkar. Casusluğu gün ışığına çıkmış, üstelik kandırılmıştır. 13 Şubat günü Paris’te tutuklanır. 24-25 Temmuz’da mahkemeye çıkarılır ve idama mahkum edilir. Dönemim Cumhurbaşkanı cezasını affetmez. 15 Ekim 1917 sabahı kurşuna dizilerek idam edilir. Kurşuna dizilmeden birkaç dakika önce çekilmiş bir fotoğrafta, dikkatimi çeken şey, Mata Hari’nin gözlerinin bağlanmamış olması ve kıyafetinin detaylarıydı. Başında şık bir şapka ile kurşuna dizilmeyi bekleyen bu efsane kadın, acaba kalbini aşkla doldurmamış olsaydı, yine de sonunu hazırlayacak bunca hatayı yapar mıydı?
buse isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla