eg24

Kanser hastalarının ağrılarını dindirmek için yapılan araştırmalara bir yenisi daha eklendi.

GÖĞÜS KANSERİNE KARŞI HİPNOTERAPİ


ABD'de yapılan deneyler, hipnozun göğüs kanseri hastalarının ateşli ağrılarını azalttığını, endişe ve çökkünlüğün yok edilmesine büyük katkı sağladığını ortaya koydu.

Hipnoz ve Bilinçaltı Değişim Uzmanı Mehmet Başkak; hipnozu kanserin yok edilmesinde umut verici bir tamamlayıcı tedavi yöntemi olarak ön plana çıkaran araştırma hakkında şu bilgileri verdi:

"Amerikan Ulusal Kanser Kurumu (The National Cancer Institute (NCI)) ile Ulusal Tamamlayıcı ve Alternatif Tıp Merkezi (NCCAM - National Center for Complementary and Alternative Medicine) tarafından finanse edilen çalışma, göğüs kanseri olan 51 kadın üzerinde 5 hafta uygulandı.

Hipnoz alan kadınlar, ateşli ağrılarının şiddetinde yüzde 68 oranında bir düşüş yaşadılar ve her gün için ateşli ağrılarında 4.39’luk bir ortalama düşüş deneyimlediler.

Araştırmaya katılan kadınlarda ayrıca; üzüntü, depresyon, kaygı, günlük aktivitelere katılım ve uykuda önemli iyileşmeler kaydedildi. Endişe ve bunalımlarında bir rahatlama yaşadıkları tesbit edildi.

Boston’daki Beth Israel Deaconess Tıp Merkezi’de 236 kadının katıldığı deneyde de aynı sonuçlara ulaşıldı. "

TEDAVİYE BAĞLI YAN ETKİLERDE DE ETKİLİ

Kanserin tanı ve tedavi sürecinde uygulanan cerrahi uygulamalar, biyopsi işlemleri ve kempoterapiye bağlı ortaya çıkabilen sıkıntı, bulantı, kusma, yiyip içememe gibi olumsuz durumların giderilmesinde yahut rahatlatılmasında da tamamlayıcı bir tedavi yöntemi olarak, batıdaki bilimsel çevrelerde hipnozun büyük bir değer taşıdığını belirten Hipnoz Uzmanı Başkak, özellikle ayakta tedavi gören göğüs kanseri hastalarının ağrılarının dindirilmesi için önerilen hipnozun Türkiye'de de başarıyla uygulanabildiğini söyledi.

Hipnoz Uzmanı Başkak, kanser hastalarının moral ve motivasyonunun yükseltilmesinde; daha güçlü bir psikoloji ve daha huzurlu bir süreçle kanserle mücadele etmede hipnozun oldukça etkili bir tamamlayıcı tedavi aracı olduğunu ve bunun bilimsel araştırmalarla defalarca kanıtlandığını kaydetti.