Bilinmezlerin, yoklukların varlıkla birleştiği, kimi zaman yarı aç yatıp, kimi zaman varlıklı ailelerin bile yaşayamadığı bir hayatın içinde sürüklenirken.
Bir gün ziyaretimize gelen bir kıza nasıl olduğunu anlamadan tutuldum ve ona sırılsıklam aşık olmuştum. zaman geçtikce sevdam kendimi aştı. Çevrenin bile dikkatini çeken bir yaklaşım içerisinde girdim. Önemsemiyordum çevreyi... Tek sorun vardı: Kızla aramızdaki yaş farkı.... O istese bile onunla birlikte olamayacak kadar yaş farkı...
Oda bana tutulmuş ve onunda benden farkı yoktu, oda bilmiyordu bu sevdanın nasıl başladığını. Günler ayları kovalayıp giderken, olmayan gecelerin sabahlarına nöbetlerim oldu, geçmek bilmeyen umutsuzluk içinde kıvrandığım, karanlık sokakların tek ziyaretçisi ben kalıncaya dek geziyordum.
Aşkımın bulunduğu caddeyi yol yapmıştım ve bitkin bir halde eve gelip kıvrandığım anlarda bile canım vardı, canımı yakan yoklukları dört duvar arasında bana zindan hayatı yaşatıyordu.
Onunla her karşılaştığımızda sakın unutma her ne olursa olsun senden vazgeçmeyeceğim deyişlerini beynime kazımış onla yaşama tutunuyordum, çoğu zaman uçurumların kıyısından sen olmasan ben ne yaparım kelimeleri bariyer olup son anda beni çekip alıyordu.
Yanaklarımı ıslatan gözyaşlarla ayrıldığım şu koca şehre geri dönerken bu sessiz karanlık şehirdeki hikayeler geliyordu aklıma, sevdalar geliyordu, umutsuzluklar...
Bunca yaş farkına rağmen ondaki koskoca bir yürek vardı. Benim sonum olsada son nefesime dek seveceğim bahar gözlümdü. Ne onu anlatmaya bir kelime yetecek, ne binlerce sevda bir can edecek.. Şunu asla unutmayın bırakın sevdalılar kavuşsun. Bırakın üç günlük dünya sevenlere kalsın. Dün geçti bugün bitmek üzere ya yarına çıkacağımızı Yüce Yaradan bilir.
Sevgiyle kalın Mutluluk ve huzur yüzünüzden eksik olmasın, sağlığınız daim olsun.