Her nefis mutlaka
ölümü tadacaktır. Kimi saatler sonra, kimi günler, aylar, kimi de yıllar sonra. Peki
ölüm sadece bedenin dünyadan göç etmesiyle mi son buluyor?
Bir kişinin ölmeden önce vücudunda ya da fiziksel olarak davranışlarınla değişiklik gözlendiği gibi
ölümünden sonra da gerçekleşen değişiklikler vardır. Bunlardan haberimiz var mı?
Kişi öldükten sonra ilk olarak
vücut sıcaklığında bir değişme olacaktır, yaklaşık 1 santigrat derece düşecektir ve bu değer bir sonraki güne kadar 24 santigrat dereceyi bulacaktır. Ardından ağız ve gözleri bir daha açılmayacak şekilde kapanır. Kasları yavaş yavaş gevşer. Vücudun alt bölgelerinde morarmalar görünür. Bu
morarma olayı
ölüm kapıyı çalmaya yakın da görünür.
Ölümden sonra da artış gösterir. Vücut yavaşça çürür. Ancak herkes
ölümden sonra hala tırnak ve saçların uzadığını düşünüyor. Fakat
ölümden sonra yalnızca et tırnaktan ayrıldığı için uzama olayı gerçekleşiyor gibi görünür. Ayrıca
ölümden sonra
ceset rengi de aynı kalmıyor. 72 saat içinde bakterilerin bağırsak duvarlarına ilerleyerek cesedin rengini yeşil bir görüntüye kavuşturur. Her an kötüye giden
ölüm sonrası anlarda 3. Hafta da vücudun şişmesi ve ardından organları çürüterek karnı balon gibi şişirdikten sonra patlaması görülür. Ve bu ses o kadar güçlüdür ki mezarın üzerinden duyulabilir. Mezar ziyaretine giden kişiler de ilginç sesleri duymasının sebebi budur. Beden artık tamamen birbirinden ayrılmıştır. Anlaşılan ölümün hiç beklenmedik bir anda kapıyı çalması ile beklenmedik olaylarla karşılaşacağız. Ölümü ne zaman tadacağımızı bilmediğimizden yapmamız gerekenleri yapma vakti. Çünkü kimse bilmez ölümün ne zaman geleceğini, ne zaman bu dünyadan göçeceğini.