Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09 Mart 2015, 16:55   #1
eg24
Senior Member
 
Üyelik tarihi: 01 Şubat 2015
Mesajlar: 6,382
Standart Ailede glokomu olanlarda risk daha fazla

Halk arasinda “Göz tansiyonu” diye de bilinen glokom, artan göz içi basincinin göz siniri hücrelerine zarar vermesiyle olusur ve göz siniri hücreleri öldügü zaman da kalici görme kaybina sebep olabilir. Dünyagöz Etiler’den Prof. Dr. Can Üstündag, glokomun her insanda, her yasta ortaya çikabilecek bir hastalik oldugunu söyleyerek, “özellikle 35 yastan sonra herkeste glokom olabilir. Ancak ailede glokomu bulunanlarda, seker hastaligi olanlarda ve miyoplarda risk daha fazladir. Bu nedenle 35 yasinda ve daha sonra 40 yasinda herkesin göz muayenesinin yapilmasi, risk bulunanlarda ise yilda bir kez kontrol edilmesi gereklidir” dedi.

Kalici Görme Kaybina Sebep Olabilir

Dünyagöz Etiler’den Prof. Dr. Can Üstündag, artan göz içi basincin göz siniri hücrelerine zarar vermesiyle olusan hastaligin, göz siniri hücreleri öldügü zaman da kalici görme kaybina sebep olacagini anlatti.

Erken Tani Çok Önemli

Prof. Dr. Can Üstündag, hastaligin baslangicinda hastaliga ait herhangi bir belirti görülmedigini belirterek, “Hastalik ilerledikçe görme sinirini etkiler. Görme siniri çok sayida lif içeren elektrik kablosu gibidir. Bu lifler farkli alanlardan gelen görüntüleri beyine iletir. Sinir hasar gördükçe görme alani bozulur. Glokom, birçok hasta tarafindan ancak ileri dönemde ve belirgin görme kaybi ortaya çiktiginda fark edilebilir. Glokomda görme kaybi olustuktan sonra geri döndürmek, iyilestirmek mümkün degildir. Bu nedenle erken tani çok önemlidir” dedi. Prof. Dr. Can Üstündag, glokomun tani koyulduktan sonra tamamen iyilestirilip ortadan kaldirilamayacagini fakat birçok olguda uygun tedavi ile basarili olarak kontrol altinda tutulabilecegini ve görme alani kaybinin ilerlemesinin engellenebilecegini belirtti.

Nasil Tedavi Edilir

Tipik olarak glokomun öncelikle göziçi basincini düsüren çesitli ilaçlarla tedavi edilebilecegini söyleyen Prof. Dr. Can Üstündag, “Bu ilaçlar genellikle göz damlasi seklindedir. Gerekirse cerrahi ve lazer girisimleri de uygulanabilir” diye konustu. Prof. Dr. Can Üstündag, göz damlalarinin ise her gün kullanilmasinin zorunlu oldugunu dile getirerek, “Önerilen ilaç tedavisinin tipine bagli olarak göz damlasini ya da damlalarini günde bir veya birkaç kez damlatabilirsiniz” dedi.
eg24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla