19 Temmuz 2015, 19:57 | #1 |
Senior Member Üyelik tarihi: 07 Şubat 2015
Mesajlar: 6,001
| Çalı Tohumu Çalı Tohumu Nasreddin Hoca parasını geri istemek için defalarca kapısını çalan Alacaklısına kapıyı açmış. -Yakında, demiş; yakında paranı ödeyeceğim. -Ne zaman? -Dinle bak…Bizim duvar kenarına yol boyunca çalı tohumu ektim. -Ve? -Ve tohum ilkbaharda yeşerecek ve çok çalımız olacak… -Evet, şüphesiz! Sonra? -Bu caddeden cok koyun sürüsü geçer. Geçerken, geçen koyunların yünleri çalılara takılacak. Ben de yünleri toplayacağım. Bizim hanım bunları eğirip ip yapacak. Sonra gerisi kolay! Ben de pazara götürüp satacağım ve paranı geri ödeyeceğim. Adam bu saçma plan üzerine kahkahayı basar. O zaman Hoca, demiş ki; -Parayı avucunda hazır hissedince nasıl da gülersin, değil mi, seni köftehor seni.. Ağaç dikme zamanıymış.Hoca gitmiş, çarşıdan meyve ağacı fidanları alıp gelmiş. Kazmayla küreği kapıp evinin bahçesine geçmiş. Fidanları dikeceği çukurları güzelce kazmış. Tam fidanları dikmeye başlamış ki, bir komşusu çıkagelmiş. Hoca'yı elinde fidanlar böyle diker görünce: "-İlahi Hoca Efendi!.." demiş. "Bunlar ne zaman büyüyecek, ne zaman yemiş verecek?" Hoca komşusuna şu cevabı vermiş: "-Büyürler de, yemişlerini verirler de! Babalarımızın diktiği fidanların yemişlerini şimdi biz yiyoruz. Bizim diktiğimiz fidanların yemişlerini de çocuklarımız yerler!.." |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |